SARAP 2

  

  İlkbahara yakışır bir geceydi. Serindi ama kesinlikle üşümüyordu. Teninde hissettiği rüzgar bile keyifliydi şu anda. Kendini düşlerine bırakırken arka fonda çalan müziğin ritmine kapılmıştı çoktan...

  Keyifle şarabını yudumladığı ve bambaşka bir dünyada olduğu bir anısını uzaktan seyrediyordu yalnızca. Eski anıların üzerine yenilerini koyması gerektiğine karar verirken, hayatına hakim olan cümlelerini de değiştirmesi gerektiğine karar verdi…

 ''Dalıp gitmişti yine. Acaba hangi diyarlarda akıyordu düşleri? Artık biliyordu çünkü düşlerini yönetebilmeyi öğrenmişti. İstanbul'a her zamankinden daha da hayrandı artık. Çoğuna göre bu şehir karmaşıktı, tehlikeliydi, yorucuydu, boğucuydu ama o tüm haliyle seviyordu. Hem o ne anlardı ki sakinlikten. Oysa o an şaşırtıcı bir şekilde sakindi şehir. Sanki bütün arabalar durmuş, insanlar susmuştu. Korkutmadı ama onu bu sessizlik… Birden şehirdeki tüm ışıkların söndüğünü düşledi. Böylece boğazın güzelliklerine yalnızca yıldızların ışıkları eşlik ederdi. İstanbul’da onun eksik hissetmesine sebep olan tek şey yıldızları görememesiydi çünkü.

  Saatine baktığında zamanın nasıl bu kadar hızlı geçtiğine inanamadı. Sanki geleli beş dakika bile olmamıştı. Gülümseyerek insanları seyretmeye koyuldu. Biraz üşümüştü ama hissettiği huzurla ısınmıştı adeta.  ''İnsanlar ne kadar da keyifli'' diye düşündü. Düşünmekle kalmamış, dışından söylemiş meğer. O anın sihrini bozmamak için susmayı tercih ederdi ama artık işler biraz değişmişti.  Çünkü hayatta aldığı her bir keyifli anın doğru insanlarla paylaştığında çoğaldığını keşfetmişti.

  

  Düşleri ile gerçeklikler arasında gidip gelirken, gecenin hiç bitmemesini dilese de istediği anda bu hislere tekrar sahip olabileceğini biliyordu. Yeni bir güne uyanacakları için umutluydu artık. Çünkü bütün yüklerinden kurtularak hafiflemişti… Olmayı düşlediği andan yavaşça sıyrılırken fark etti ki zaten olması gereken yerdeydi. 

  Artık düş ile gerçeklik bir bütün olmaya başlamıştı…. ''

(Yaşanmışlıklar hayata yeni cümleler kattıkça eski yazılmışlıkları biraz değiştirmek gerekir... http://kumsaldakiizler.blogspot.com.tr/2013/02/sarap.html )